Mahfi Hoca açıkladı: Ekonomiyi düzeltmenin yolu buradan geçiyor!

Eski Hazine Müsteşarı Ekonomist Mahfi Eğilmez’den Yapısal Reform İfadeleri

Eski Hazine Müsteşarı ve Ekonomist Mahfi Eğilmez, ekonominin yapısal reformlara ihtiyaç duyduğunu vurguluyor. Eğilmez’in yorumları ekonomi çevreleri tarafından yakından takip ediliyor.

Eğilmez, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ekonomide yapısal reformların önemine dikkat çekti. İlk sıradaki yapısal reform olarak, güçler ayrımına dayalı demokratik yapının oluşturulması ve TBMM’nin tek yasa koyucu konumuna getirilmesi gerektiğini belirtti.

Bir kullanıcının “Sizce hangi sistem daha iyi, parlamenter mi yoksa başkanlık mı?” sorusuna Eğilmez, “Bizdeki başkanlık sistemi değil, tek yetkili sistem” yanıtını verdi.

Eğilmez’e göre ikinci sırada yer alması gereken yapısal reform ise hukukun tarafsızlığını ve üstünlüğünü sağlamak, kuralların herkes için eşit uygulanmasını temin etmek olmalıdır.

Eğilmez, kendi adını taşıyan web sitesinde “Van Allen Radyasyon Kuşakları ve Ekonomi” başlıklı yazısında ekonomide iyileşme için önemli ipuçları veriyor.

Van Allen radyasyon kuşaklarına atıfta bulunarak, günümüz ekonomilerinde faiz – kur kuşağı ve düşük risk kuşağı gibi koruyucu mekanizmalar bulunduğunu anlatan Eğilmez, faizlerin enflasyonun üzerinde belirlendiği dönemlerde insanların tasarrufa yöneldiğini ve bu durumun talebi düşürdüğünü açıkladı.

Eğilmez’e göre, faizler enflasyonun üzerinde tutularak enflasyonun artması engellenmelidir. Aksi takdirde, faizlerin enflasyonun gerisine düşmesi durumunda talebin artacağını ve talep yönlü enflasyonun hızlanacağını belirtiyor.

Faizlerin enflasyonun altında olması durumunda ise kurun yükseleceğini, tasarruf edenlerin dövize yatırım yapacağını ve yabancı yatırımcıların paralarını çıkaracağını ifade eden Eğilmez, bu durumun ithal girdi mallarının fiyatlarının yükselmesine ve dolayısıyla enflasyonun artmasına yol açacağını aktarıyor.

Eğilmez, risklerin artması durumunda ekonomik, sosyal ve siyasi belirsizliğin artacağını belirtiyor. Tüm bu sürecin maliyet artışına neden olacağını ve talep enflasyonu ile maliyet enflasyonunun birlikte ortaya çıkacağını vurguluyor.

Eğilmez’e göre, Türkiye ekonomisinin sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için faiz – kur kuşağı ve düşük risk kuşağının dengeli bir şekilde ayarlanması gerekiyor. Bu mekanizmaların bozulması durumunda ekonomik zorlukların arttığını belirten Eğilmez, Türkiye’nin doğru adımlarla ekonomik açmazlardan kurtulabileceğini ifade ediyor.

Related Posts

Mayısta enerji ithalatı yüzde 17 düştü

TÜİK ve Ticaret Bakanlığı’nın verilerinden edinilen bilgilere göre Türkiye’nin enerji ithalatına ödediği fatura mayıs ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17,6 azalarak 4 milyar 258 milyon 703 bin dolar oldu.

Bir marka daha Türkiye’den çekildi

Japonya’nın en büyük kağıt üreticilerinden Daio Paper Corporation ürettiği bebek bezi markası Goo.N kritik bir karar aldı. Türkiye’de yıllardır bebek bezi, giyilebilir külot bez ve çeşitli hijyen malzemeleri satışı yapan şirket, mevcut ekonomik …

En havalı Türk kadın milyarder

İş dünyası dergisi Forbes’ın ‘kendi servetini yaratan kadınlar’ın bu yılki listesinde Sierra Nevada Corporation’ın (SNC) Başkanı ve çoğunluk hissedarı Eren Özmen de yer aldı.

Almanların tercihi Türk kahvaltısı!

Almanlara Türk Kahvaltısı kültürü kazandıran mekanda hafta sonları yer bulmak zor. Bol çeşitli serpme kahvaltı Almanların büyük beğenisini kazandı. Mekan 300 kişilik. 50 civarı çoğu Alman garson, temizlik elemanı, aşçı, pasta ustası hizmet veriyor …

Sıfır kilometre Lada Vestalar ikinci ele düştü

Rusya’da Lada Vesta sedanlar henüz birkaç haftalıkken satışa sunuluyor. Otomobillerin kimisi hâlâ fabrika yakıtını tüketirken, bazıları sadece 5-7 bin kilometre yapmış. Bu ani satışların ardında önemli sebepler var. Görünüşte Lada Vesta NG dikkat …

Trump’la birlikte küresel ekonomide yeni dönem: Korumacılık yükseliyor, bölgeselleşme derinleşiyor

Artan korumacı politikalar, küresel ekonomik sistemde radikal bir dönüşümün habercisi oldu. ABD-Çin rekabeti ve jeopolitik gerilimlerin gölgesinde, yeni dönemin bölgeselleşme ve stratejik ittifaklar üzerine inşa edileceği öngörülüyor. Uzmanlara göre küresel serbest ticaret dönemi yerini çok merkezli ve parçalı ekonomik bloklara bırakıyor.