78 kişinin öldüğü Grand Kartal Otel yangının ardından, otel ve işletmelerde yangın denetimlerine ait sorumluluğun hangi kurumlarda olduğu tartışması devam ederken yangında ailesinden 8 kişiyi kaybeden AK Partili eski milletvekili Mehmet Güner, dikkat çeken bir değerlendirmede bulundu.
“TEDBİR ALMASI GEREKEN ONLARDI”
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın “Sorumluluk bizde değil” diyerek suçu birbirlerine atmaları hakkında konuşan Mehmet Güner, “Tedbir almak bizim işimiz değildi. Otel yöneticilerinden, belediyesine, bakanlığına kadar… Tedbir alması gereken onlardı” diyerek hem Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın hem de Bolu Belediyesi’nin olayda ihmali olduğunu ifade etti.
BAKAN ERSOY BOLU BELEDİYESİ’Nİ SUÇLAMIŞTI
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Bolu’daki otel yangını faciasıyla ilgili yaptığı açıklamada ” Kartalkaya’da yetkilendirmeyi Bolu İtfaiyesi veriyor. Bolu Belediyesi dışında başka bir belediyeden alamazsınız, Bolu ili sınırları içinde olduğunuz için. Yangın yeterlilik belgesini bir tek itfaiyeler veriyor. İl sınırları içinde bağlı olduğunuz belediyeler veriyor. İlçenin yeterliliği yoksa o zaman Bolu İtfaiyesi verir” demişti.
TANJU ÖZCAN DA YANIT VERMİŞTİ
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ise topu bakanlığa atarak “Ruhsatı biz vermediğimiz için sensör var mı, yangın merdiveni var mı. Var desem de doğru olmaz yok desem de doğru olmaz. Çünkü bizim elimizde veri yok. Burası belediye sınırı dışında olduğu için, burası turizm özel alanı dolasıyla otellerin ruhsatı da Turizm Bakanlığı tarafından verildiği için kayıtlar oradadır” ifadelerine yer vermişti.
AK Parti 22. Dönem Bolu Milletvekili Mehmet Güner, TGRT Haber’de yayınlanan ‘Yasemin Bozkurt ve Esra Ada ile Bilmedikleriniz’ programındaki açıklamalarından satırbaşları;
“Biz çok büyük bir acı yaşadık. Rabbim kimseye böyle bir acı vermesin. Altından kalkılması çok zor bir olay. Bu olayda benim kızım, damadım, kızımın kayınbiraderi ve görümcesi, 4 tane de torunumuz… Böyle bir faciada bazı ihmaller sonucunda bizim evlatlarımız hayatını kaybetti. Sadece bizim değil bu arada gelen konuşmalarda 78 adet orada ölen olduğunu öğrendim. Onların da ailelerine başsağlığı diliyorum. Bizim için zor bir imtihan. Bizler inançlı insanlarız. İnancımız bizi muhafaza etti, Rabbimize isyan etmedik. İhmaller var, gördük ama bu konuda suçlu olan insanları assanız, dövseniz de bizim evlatlarımızı geri getirmiyor.
“KIZIM ARAYIP ‘HAKKINIZI HELAL EDİN’ DEDİ”
Olay günü İstanbul’daydık. Aynı sitede farklı dairelerde oturuyorduk. Cumartesi günü Bolu’ya gittiler. Bolu’da da damadımın annesi, babası ve vefat eden kardeşleri de orada olduğu için… Çocuklarımız oraya gitti, görüştükten sonra damadımız kardeşlerini de alarak 3 günlük tatil yapalım diye oraya çıktılar. Yangından 1 gün sonra da ayrılacaklardı, son akşamıydı. O gece eşimin telefonu çaldı, beni uyandırdı. Kızım telefonda, ‘yangın var’ dedi. ‘Odalara duman doldu, durum kötü, hakkınızı helal edin’ dedi.
Ben hemen fırladım, yola çıktım, yeğenlerimiz gitti. 2,5 saat sonra oraya vardım. Yangını gördüğümde, baktık ki çıkmaları mümkün değil. Dedik artık bir takım ihmaller, yanlışlar var ama bu saatten sonra bizim evlatlarımızı geri getirecek hiçbir şey yok. Tedbir ve takdir diyoruz. Tedbir almak bizim işimiz değildi. Otel yöneticilerinden, belediyesine, bakanlığına kadar… Tedbir alması gereken onlardı. Bizler de takdir böyleymiş dedik, sabrettik.
“ODADAN ÇIKMA ŞANSIMIZ YOK”
Olayları biz net bir şekilde bilgi olması mümkün değil. Sadece benim kızım ve damadım en üst katta, torunlar da olduğu için suit odada kalıyorlar. Damadımın kardeşi, Allah rahmet eylesin, Enes yavrum… Onlar 2 kat aşağıdaydı. Enes doktordu. Aşağıya değil de sanırım yeğenlerine doğru bir hamlede bulunmuş. Bir kat üstteymiş. Bizim çocuklar tamamen odada bulundu, en üst katta. Zaten kızım ‘Odadan çıkma şansımız yok, dışarıdan daha fazla duman geliyor.’ demişti.
“GÖRÜNTÜLÜ ARADIK AMA DUMANDAN BİR ŞEY GÖREMEDİK”
Benim kızım ve evlatlarımın manevi duyguları oldukça yüksekti. Rabbimin rızası istikametinde yaşamaya çalışırdı. Yangın esnasında bir kez olsun bağırdığını duymadım. ‘Anne yapacak bir şey görünmüyor, hakkınızı helal edin.’ dedi. Sadece ortanca torunum biraz yanından ayrılmıştı, ‘Selim buraya gel’ dediğini duydum. Önce görüntülü aradık ama dumandan hiçbir şey görmedik.
“BABACAN VE ÖZEL DE ACIMIZI PAYLAŞTI”
Medyayı takip etmememize rağmen kulağımıza gelen bir şeyler oldu. Yangından sonra bazı dezenformasyonları gördük. Bunlar yanlış anlaşılıyor. Kanaldaki arkadaşımız beni aradığında, ‘Ben İstanbul’a geldiğimde görüşelim.’ dedim. Sanki bizim ağzımızdan çıkmış gibi bazı yerlerde bazı haberlerin olduğunu gördük. ‘Canlı yayın olursa çıkarım, sözlerimiz çarpıtılıyor’ dedim. Bu işlerin siyasi malzeme yapılmasında da sıkıntı çıkıyor. Bizler kendi acımızı yaşayalım diye düşündüm. Bu konuda ihmaller var belli sorumlu insanlar var. Yasal soruşturmaların devam ettiğini söylediler, gerekli kararların alındığı söyleniyor. Ben onlarla ilgilenmiyorum. Neticede orada yapılanlar evlatlarımı geri getirmiyor, inşallah onların isimlerini onlara yakışır şekilde vakıf kurmak gibi hatıratlarını yaşatmaya çalışacağız. Sağolsun Cumhurbaşkanımız cenazemize geldiler. Özgür Özel Bey de Ali Babacan gibi siyasi liderler de geldi. Acımızı paylaşmaya çalıştılar.
“EN ÜZÜLDÜĞÜM ŞEY…”
(Siz mi teşhis ettiniz?) Hayır. 2 kat aşağıda kalan evlatlarımızı bizim yeğenlerimiz var doktor olanlar. Onlar Adli Tıp’a gittiler, oraya gelenleri, 2 evladımızı doktor evladımız ve eczacı kızımızı teşhis edebildiler. Bolu’da teşhis ettiler. Kızım, damadım ve 4 torunum maalesef Adli Tıp’ta Ankara’ya gitti. Teşhisleri ertesi gün ancak yapılabildi. İçişleri Bakanımız ve Cumhurbaşkanımız takip edebilmiş. Cenazeye yetişmeleri için torunlarımdan 3’ü helikopterle geldi. En çok üzüldüğüm, zoruma giden… Birçok yakınım daha önce hayatını kaybetmişti. Son anda mutlaka kefenlerini açıp, samimiyetim varsa mutlaka bakmış, öpmüşümdür. Evlatlarımın 5 tanesinin cenazesini ben toprağa verdim. Ama yüzlerini açamadım. Bunlardan dolayı üzgünüz.”
More Stories
Mansur Yavaş, 6 Şubat depremlerinin yıl dönümü öncesi Kahramanmaraş’ta konuştu: Eşit muamele edilmediğine dair şikâyetler var
Şarkışla’da Trafik Kazası: 1 Yaralı
Eskişehir’de Güvenlik Toplantısı